Elazığ’a hasta ziyaretine gitmek üzere şehirler arası minibüse sabahın erken saatlerinde bindim.
Araca bindiğimde yolcuların arasında ki muhabbete kulak vermek kaçınılmaz oldu.
Adeta Dörtyol’dan Bingöl Devlet Hastanesine gider gibi arabadaki yolcuların arasında ki tek muhabbet gidecekleri hastane isimleriydi.
Her biri hangi hastaneye gideceğinden bahsediyordu.
Hatta yolculardan biri, hatırı sayılır birini devreye sokarak hastane sevkini Malatya’ya yaptırmanın mutluluğunu paylaşıyordu.
Haliyle bir kasabadan şehire hastaneye giden insan topluluğunun atmosferi tüm otobüse yayıldı.
Kasaba diyorum neden mi?
Bingöl’deki hastane eğer gerçekten hastane ise insanlarımızın başka şehirlerde ne işleri var.
Tabii bu sadece yolculuk esnasında gördüğüm, bir de hastane ve çevredekinde ki enstantaneler var ki çok daha can acıtıcı.
Muhafazakar aile yapısıyla övünen şehrimin insanları, başka şehrin hastanelerinde eşiyle çocuğuyla banklarda, koridorlarda ve de hastane bahçelerinde yatıyorlar.
Bingöl Devlet Hastanesine gitmek için tek bir araç alternatifi var.
Elazığ hastanesine gitmek için ise 4-5 firma alternatifi var.
Ayrıca hastenede ki işlerin bitiminde beni almak için telefon numaralarımızı alıp arayacak kadar kaliteli bir hizmet de veriyorlar.
Yani demem o ki, Elazığ’ı kalkındırmak için yıllardan beri ilçeden ileri gidememişiz.
Her seçim döneminde vekil adayları türlü vaatlerde bulunurlar.
Yine bir seçim döneminde bir genç kardeşimiz, ondan önce ki seçim döneminde ise bir genç ablamız vekil adaylıkları döneminde Bingöle Araştırma Hastenesi yaptıracakları vaatlerinde bulunmuşlardı.
Bu genç arkadaşlarımız henüz seçilmeden bu vaatleri gerçekleştirebilecek çevrelerini neden bu halk için seçilmiyor olsalar bile kullanmıyorlar.
Var ise böyle çevreleri seçilmeden de bu şehre bu kaynakları neden kullanmıyorlar.
Bingöle yüksek rütbeli kırmızı plaka verildiği halde bu hizmetleri şehir olarak görmemişken; bu genç arkadaşlarımızın seçilmeden vermiş oldukları vaatleri gerçekleştireceklerine yönelik inancımız nasıl olsun ki?
Şehrin sevdalısı olmak bambaşka bir şeydir.
Eğer ki var ise bu memlekete bir katma değerin onu seçilmeden de pekala yapabiliriz.
Bu şehre yapılar kazandırmak için seçilmiş olmak gerekmiyor.
Geçmiş dönemde Genel Müdürlük yaparken memleketimize hizmet edip, tesisler kazandıran hemşehrilerimiz vardı.
Sizler de benzer pozisyonlarda koltuk işgal ediyorken bu yatırımları yapabilirsiniz.
Kendi yaptırdıkları hastanelerde kendileri bile tedavi olmayan siyasetçilerimiz başka şehirleri tercih ederken, şehrimin garip insanları Bingöl 200 Yataklı Sağlık Ocağında neden tedavi olsun ki.
Son olarak; madem ki bu kadar talep ve yoğunluk var. Bingöl Belediyesine katkı sağlamak adına Elazığ, Erzurum, Malatya ve Diyarbakır gibi hasteneleri tercih edilen illere Belediyenin birer servis aracı tahsis etmesini şiddetle öneriyorum.
Veysel .çıkıp ulu cami höperlerinden .anlatsan bile kimsee istemediği.şeyi duymaz .