‘‘Seçimden Sonra, Daha Büyük Kriz Bekleniyor’’

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Bingöl Belediye Başkan Adayı Hişyar Özsoy, 2002 ve 2015 yılları arasındaki ekonomik istikrar döneminin kapandığını, 31 Mart yerel seçimlerinden sonra çok daha büyük bir ekonomik kriz beklendiğini söyledi.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Bingöl Belediye Başkan Adayı Hişyar Özsoy, Piramit Cafe ve Restaurant’da Bingölünsesi Gazetesi Muhabiri Ahmet Boydaş ve Çapakçur Gazetesi İmtiyaz Sahibi Mahmud Arda’nın sorularını yanıtladı.

Michigan Üniversitesi’nde 2011 ve 2015 yılları arasında öğretim üyesi olarak siyaset sosyolojisi, sosyolojik teori, Ortadoğu tarihi ve siyaseti gibi konularda dersler veren Halkların Demokratik Partisi (HDP) Bingöl Belediye Başkan Adayı Hişyar Özsoy, seçmenin ne kadar şikâyetçi olsa da sadık başına gittiği zaman genel siyasi trendlere bakarak oy verdiğini söyledi. Bu durumu 2014 yerel seçimlerinde Bingöl özelinde örnekleyen Özsoy, ‘‘Benim gördüğüm, halk belediye hizmetlerinden şikâyetçi ama sandığa gittiği zaman genel siyasal trendlere bakarak oy veriyor. Yani burada kimse Yücel Barakazi’ye oy vermiyor, Recep Tayip Erdoğan’a oy veriyor.’’ dedi.

‘‘2002 VE 2015 YILLARINDAKİ EKONOMİK İSTİKRAR DÖNEMİ KAPANDI’’

2002 ve 2015 yılları arasında Türkiye’de gelir seviyesi ve alım gücünün arttığını belirten Özsoy, ‘‘o dönem bitti.’’ diyerek ülkeye giren sıcak paranın Küresel bir takım trendlerle, eğilimlerle ilgili bir durum olduğunu söylüyor. Türkiye ve Ortadoğu coğrafyasında ciddi bir kriz olduğunu söyleyen Özsoy, dünyadaki sermaye akışlarının ciddi bir değişime uğradığını söyledi.

Özsoy, ‘‘AK Parti iktidarı ülkede çok uzun bir dönem istikrar unsuru olarak görüldü. 2002’den 2015 yılına kadar insanların gelir seviyeleri arttı, alım güçleri arttı. Bir örnek vereyim size mesela 2002 yılında Türkiye’de 75 bin araç satılırken, 2017 yılında 750 bin araç satıldı. Yani on kat insanların alım gücü artmış. Fakat o gemi artık kaçtı, yani o istikrar dönemi artık kapandı. Ama şu son üç dört yıldır Bingöllüler dâhil insan o istikrar sürecinin bittiğini kabullenemiyorlar. Belki bir ihtimal 2006 ve 2010 yılları arasında sıcak paranın ülkeye geldiği, herkesin iş yaptığı günlere dönebiliriz diye bir algı içindeler. Bizde onlara diyoruz ki, o dönem bitti. Küresel bir takım trendlerle, eğilimlerle ilgili bir durumdu Türkiye’ye sıcak paranın gelmesi. Son üç dört yıldır bölgesel kriz var, orta doğu da savaş var ve Dünya’daki sermaye akışları ciddi bir değişime uğramış durumda.’’ dedi.

‘‘HER SEÇİMDE İSTİKRARSIZLIK DERİNLEŞİYOR’’

31 Mart yerel seçimlerinde iktidara sarı kart gösterilmesi gerektiğini belirten Özsoy, AK Parti ve MHP’nin yer aldığı Cumhur İttifakının, halktan gelecek tepkiyle ‘‘biz nerde yanlış yaptık.’’ diye tekrar düşüneceğini söyledi. Özsoy, ‘‘Şunu gördük AK Parti ve MHP koalisyonu ülkenin siyasi ve ekonomi krizini idare edebilecek durumda değildir. Bu kadro ülkenin ekonomik ve siyasal anlamdaki istikrarını tekrar sağlayamaz çünkü bu hale getirenlerdir bunlar. Dolayısıyla buradan bir çıkış olması lazım. Baktılar millete istikrar sözünü dört yıldır veriyor Erdoğan, her seçimde istikrar vaat ediyor, her seçimde istikrarsızlık daha da derinleşiyor. Halkın artık burada bir uyanması lazım, bu ekibin, bu kadronun Türkiye’nin ekonomik ve siyasi istikrarına katkı sunacağı bir tarafı kalmamıştır. Bu yerel seçimlerde bu iktidara bir sar kart göstermenin zamanının geldiğini biz söylüyoruz. Eğer ciddi bir sendeleme olursa, ciddi bir uyarı gelirse ya kendilerini toparlarlar yani AKP-MHP bloğu düşünür biz nerde yanlış yaptık. Halktan bir tepki olması lazım. Eğer bunu yapmazlarsa ilk seçimlerde yüzde 50+1’i bulma şansları sıfırdır. İlk seçimde de gidecekler, dolayısıyla seçimler bir fırsattır.’’ dedi.

‘‘BURAYA GÖNÜLSÜZ GELDİĞİMİZ KESİNLİKLE DOĞRU DEĞİLDİR’’

HDP’nin Belediye Başkan Adayını en son açıkladığı iller arasında yer alan Bingöl’de son günlerde kamuoyunda konuşulan, ‘‘Hişyar Özsoy isteksiz bir şekilde aday oldu.’’ söylentilerini değerlendiren Özsoy, ‘‘Buraya gönülsüz geldiğimiz kesinlikle doğru değildir. Bingöl bizim memleketimiz. Mezarlarımızın, ailemizin olduğu yerdir. Buraya hizmet etmek büyük bir şereftir. Bu düşünceyle buraya geldik. Çalışmalarımızda belli bir gecikme olduğu doğrudur. Doğrusu Bingöl adayların belirlenmesinde maalesef en son olan kentlerden biriydi, daha 5 Şubat itibariyle adaylıklar açıklandı. Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısıyım HDP’ de, bir hafta on gün kadar dış ilişkileri başka arkadaşlara bırakmak zorunda kaldım. Bu anlamda bir gecikmemiz oldu ama şu anda buradayız hazırlıklarımız neredeyse bitti. Bütün mahalle komisyonlarımız şu anda kuruluyor, araçlarımız giydiriliyor ve biz yarın sabahtan itibaren kurum çalışmalarıyla birlikte birçok kurumumuzu ziyaret etmeye başlayacağız. Şu bir ay içerisinde Bingöl’de çalınmadık kapı bırakmayacağız. Aileler olsun esnaflar olsun iddialıyız. İnşallah Bingöl halkı teveccüh gösterir biz bu belediyeyi alacağız ve bu belediyeyi Bingöl’e en layık şekilde yöneteceğiz. Yönetmeye talip olarak buraya gelmişiz, bu sözlerimiz dışında halkımız hiçbir spekülasyona kulak vermesin eğer Bingöl’de kazanırsak bizim umudumuz o yönedir, beklentimiz o yöndedir benim elimde olmayan sebepler yüzünden bir takım gecikmeler oldu. Malum biraz sürpriz bir adaylık oldu ama kesinlikle bu adaylığı istemediğim doğru değildir. Haliyle memleketim olduğu için en kıymet verdiğim yerdir ve şu ana kadarki deneyimlerimizle, bilgimizle, ilişkilerimizle Allah kısmet ederse Bingöl’e layık bir hizmet sürdürmek istiyoruz. Bu tartışmayı da yapanlar bence biraz utansınlar diyorum, siyaset ciddi bir iştir. Kazanmayacağımız bir yere niye gelip aday olalım. Bu gayri ciddi bir söylemdir. Bu söylemi ortaya atanların siyaseten çok gayrı resmi olduklarına delalettir. Biz burada biraz esnaf ziyareti yaptık ana arterlerimizi biraz gezdik. Ana caddemizi gezdik her iki tarafını, hafta içerisinde bütün kent merkezindeki esnafımızı bitirmeyi planlıyoruz. Kurumlarımızı, halkımızı gezeceğiz projelerimiz anlatacağız ve inşallah da kazanacağız diyorum.’’ ifadelerini kullandı.

‘‘YEREL SEÇİMLERDEN SONRA HERKES ÇOK DAHA BÜYÜK BİR KRİZ BEKLİYOR’’

Bir önceki seçimlerde AK Partinin ‘‘seçimden sonra iyi olacak’’ umumdu verebildiğini ancak 31 Mart yerel seçimlerinden sonra AK Parti dâhil bütün kesimlerin ekonomik krizin daha da derinleşeceğini ön gördüğünü söyledi. Özsoy, ‘‘Diğer seçimlerden farklı olarak benim görebildiğim,benim gözlemim şu ana kadar her seçimde iktidar partisi seçimden sonra iyi olacak umudu verebiliyordu. Yani her seçimde insanlar sandığa gittiği zaman ‘hele bu seçimde gitsin, Türkiye istikrara kavuşacak, Bingöl istikrara kavuşacak.’ Diyordu. Bu seçimde iktidar partisi dâhil seçimden sonra istikrarın olmayacağını hatta ekonomik krizin daha da derinleşeceğini görüyordu.  Bizim esnafta gördüğümüz bir umutsuzluk durumu var. Dolayısıyla seçimlerin genel siyaset anlamında değişim getirmediğini düşünüyorlar. Doğrusu ben şahsen bu düşünceye katılmıyorum. Bu yerel seçimlerde halkın vereceği güçlü kararlı bir tepki hükümetin politikalarını değiştirme kapasitesine sahiptir. Özellikle Ankara, İstanbul ve kayyum atanan bölgedeki belediyelerdeki tavır hükümetin genel siyasetinde bir takım değişimlere yol açabilir.  Dolayısıyla halkımız umutsuz olmasın, evet siyaset kurumundan şu ana kadar istediklerini alamadılar. 2015 yılından bu yana iktidar partisinin söylemi, ‘bize oy verin, size istikrar getireceğiz.’ Bakın kaç seçimdir yapıyoruz, biz bunu defalarca da söyledi, bu mantıkla hareket eden iktidar partisine bu mantıkla verilen her oy istikrarsızlığı derinleştirecektir dedik. Bütün dediklerimizde maalesef haklı çıktık, keşke yanılsaydık. Başkanlık sistemi geçerse, referandum geçerse ekonomik kriz çok derinleşecek, hatta şu Bingöl esnafının yarısı kepenk kapatacak diye boğazımızı yırtarak bağırdık kimse bizi dinlemedi. Bingöl halkı dâhil iktidar partisine çok önemli oranda oy verdiler ama istikrarsızlık bakın toplumsal patlama boyutuna gelmiş durumda ve yerel seçimlerden sonra herkes çok daha büyük bir krizi bekliyor.’’ dedi.

‘‘DOKUZ AYDA BİR MİLLETİN KAPISINA GİDİYORUZ’’

‘‘Sokakta seçim havası yok. Yani beş yılda yedi tane seçim yapmış bir memleketten bahsediyoruz. Millette seçimden aciz olmuş, doğrusu siyasetçilerde seçimden biraz aciz olmuş. Yani ortalama her dokuz ayda bir milletin kapısına gidiyoruz, kapıyı çalıyoruz. İlk yaptığım konuşmada burada ifade ettim bir ülkede çok fazla seçim yapılıyorsa o ülkede istikrar yoktur demektir. İstikrar olmadığı için ikide bir sandığa gidiyoruz. Halk yorulmuş durumda, esnafı biz gezdik, esnaf çok yorulmuş durumda.’’

‘‘HDP GELİRSE KİMSE PARA VERMEZ DEMESİN, BU İKTİDAR PARTİSİ YİNE PARA VERMİYOR’’

Bingöl Belediyesi geçtiğimiz yıl kentsel dönüşüm ve yeni belediye binasının yapılacağı askeri alanın kaldırılması ile ilgili İller Bankasından kredi talebinde bulunmuştu. İller Bankasının onaylamadığı kredileri ‘‘İller Bankası zor durumda, onlarda da para yok.’’ şeklinde yorumlayan HDP Bingöl Belediye Başkan Adayı Hişyar Özsoy, ‘‘AK Parti iktidardan düşerse kimse bunlara para vermez demesin, bu iktidar partisi yine para vermiyor. Bakın kredi vermiyorlar, kasa boşalmış yani HDP’nin gelmesi ekstra bir farklılık göstermeyecek.’’ şeklinde yorumladı.

31 Mart yerel seçimlerinde Bingöl Belediyesini kazanmaları durumunda yurtdışında hibe ve kredilere başvuru yapacaklarını belirten Özsoy, ‘‘2019 yılında, 2020 yılında, 2021 yılında merkezi bütçeden yerel yönetimlere aktarılacak olan miktar kısıtlı, daha da kısıtlanacak. Çünkü genel anlamda Türkiye’de para kalmamış. Boşaltmışlar kasaların içini biz şunun sözünü veriyoruz, eğer merkezi hükümet sadece bize engel çıkarmasın birçok uluslar arası fon var, yerel yönetimlere özgü bir takım fonlar var. Biz bunlardan pekâlâ bir takım fonlar getirebiliriz. Kredi bir tarafa, hibeler getirebiliriz. Benim şahsen Diyarbakır Belediyesinde böyle bir deneyimimde oldu. Üç yıl oradaki dış ilişkiler ofisini koordine ediyordum. Diyarbakır’da yüz milyonlarca hibeleri biz bulabildik. Bir kısmını gerçekleştirebildik, bir kısmı da maalesef merkezi hükümetin bir takım engellemelerine maruz kaldı. Merkezi hükümet küçük bir destek olursa, engel olmazsa biz birçok uluslar arası kurumdan, uluslar arası fondan Bingöl için dünya kadar hibede getirebiliriz. İçerde İller Bankasından gelecek kredi gerçekten limitlidir, biz çabalarımızı dış kaynak bulma konusunda yoğunlaştıracağız.  Bingöl’ün sıkıntıları çok ama doğru düzgün bir bütçe yönetimi olursa, bu bütçe sağa sola bir takım çevrelere rant olarak peşkeş çekilmezse Bingöl’ün birçok ihtiyacını karşılayacak durumdadır.’’ dedi.

‘‘EN KIYMETLİ YERLERİ BELEDİYE ALMIŞ’’

Kültür Mahallesinde uygulamaya konana Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Projesini incelediğini söyleyen Özsoy, belediyenin en kıymetli yerleri alarak dükkân alma peşinde olduğunu söyledi. Özsoy, ‘‘askeri bölge için orası çok iyi bir şekilde projelendirilirse, orası kendisini karşılayabilecek kaynağı ortaya çıkarır. Orası büyük bir alan dolayısıyla oranın iyi değerlendirilmesi lazım yani orası için ben baktım diğer projeye, belediye kendisine dükkân alayım, bilmem ne alayım diye kendisine çalışıyor. Projeye baktım o projenin en kıymetli yerlerini belediye almış. Arsa satışları olur, oradaki dükkânların satışları olur o bölge kendisini finanse edebilecek durumda.’’ dedi.

‘‘BİNGÖL’ÜN GÖRÜNEN EN BÜYÜK PROBLEMİ KENTSEL DÖNÜŞÜM’’

Bingöl’ün şu an görünen en büyük probleminin ‘‘Kentsel Dönüşüm’’ olduğunu söyleyen Hişyar Özsoy, binden fazla ailenin mağdur edildiğini öncelik sıralamalarında bu sorunun ilk sırada yer aldığını söyledi. Kentsel dönüşüm projesi ile ilgili değerlendirme yapan Özsoy, ‘‘Bingöl’ün görünen en büyük problemi kentsel dönüşüm. Binden fazla ailemiz mağdur olmuş durumda, bu ailelere belli bir kira yardımında bulunulmuş ama bu projenin yapılması, bitirilmesi, insanlara teslim edilmesi şu belediye mantığıyla ve bu bütçe durumuyla gayet zor görünüyor. Kentsel dönüşüm için alınan kredide tekrar iptal edilmiş durumda, yani şu an ortada sıfır elde var sıfır bir durum söz konusu. Biz şunu yapacağız, bazı arkadaşlarımızdan şu an belediyenin uygulamaya çalıştığı projenin teknik detaylarına bakmasını istedik. Bu projenin şartnamesine bizimde bir bakmamız lazım. Bütün bunlardan öte biz şu sözü cerdik, belediyeyi aldıktan sonra ilk ay içerisinde bütün hak sahiplerini bir toplantıya çağıracağız. Bu hak sahiplerinin taleplerini tekrar değerlendireceğiz. Onlarla birlikte bir karar sürecine girmeye çalışacağız. Mevcut durumda bu kaynaksızlıkla yapılabilecek bir durumda değil. Fakat biz yerelde belediyeyi alırsak, kaynak sorunu dâhil öncelikle hak sahiplerinin dinlenilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Halkımız nasıl arzu ederse, isterse o şekilde bir projeyle çıkmaya çalışacağız. Proje revize edilebilir, başka bir proje olabilir ama aciliyetle o soruna biz el atacağız. Şimdiden dört başı mağrur bir proje önlerine koymak istemiyoruz. Çünkü onun için mevcut projenin teknik şartlarına bir bakmamız lazım, hangi şartlarda ihale edilmiş onu bir incelememiz lazım. Fakat öncelik sıralamamızda birinci meseledir diyebilirim.’’ ifadelerini kullandı.

‘‘İŞ-KUR ALIMLARINDA AZALMA OLACAK’’

İŞ-KUR alımları ve genç nüfusta işsizlik oranının artışını değerlendiren Hişyar Özsoy, ‘‘Geçlerin, yeni neslin yaşadığı çok ciddi sıkıntılar var. İşsizlik, bir gelecek kuramama bunların başında geliyor. Doğrusu sırf belediye çalışmaları üzerinden bu kadar büyük, devasa sorunları çözebilmek, bir defa kim diyorsa be yaparım, yalan söylüyor. Biz Bingöl halkına yalan söyleyecek değiliz. Yani belediyeyi aldığımızda bütün Bingöl’ü belediyeye getirip istihdam edeceğiz diye bir durum söz konusu değil. Kim diyorsa, bu yalandır. İŞ-KUR üzerinden gençlere, gençler üzerinden kimi ailelere küçük bir miktar para gidiyor. Yani ne doğru düzgün bir hayat kurabiliyorlar, ölmüyorlar ama sürünüyorlar. Ayda 2 bin lira gibi bir harçlık giriyor birçoğunun cebine, ne ev kurmak için, ne yuvayı idame ettirmek için yeterli bir miktar değil. Ama genç nüfus özellikle bizde, bölgemizde çok hızlı artıyor. Birçok üniversite öğrencisi malum işsiz ortalıkta geziyor. Hangi cafe’ye giderseniz yüzlerce genç buralarda. Üretime katılamıyorlar. Bir şekilde İŞ-KUR üzerinden belli ailelerin yakınlarını, çocuklarını işe alarak devletin bütçesinden bazı kesimlere biraz para aktarıyorlar. Bakın bundan sonra bunun sayısı da azalacak. Çünkü kasada para kalmamış. Yani bir hazır ekonomi üzerine kurulmuş, vatandaşı devlete bağımlı kılan bir ekonomik sistem örülmüş burada.’’ şeklinde konuştu.

‘‘SÖZÜNÜ TUTMAMIŞ SİYASETÇİ OY ALABİLİYORSA, BİNGÖL HALKININ DÖNÜP KENDİNE BAKMASI LAZIM’’

Bingöl’de yaşanan olumsuzluklarda vatandaşlarında öz eleştiride bulunması gerektiğini belirten Özsoy, ‘‘Bingöl eğer şu an bu kadar kötü bir durumdaysa, Bingöl halkının anlayışına sığınarak şunu söylüyorum. Bunun müsebbip’i çok dışarıda aramalarına gerek yok. Yinede Bingöl halkının kendisidir.’’ dedi. ‘‘Bu bir siyasetçinin çok rahat söyleyeceği söz değil.’’ şeklinde sözlerine devam eden Özsoy, ‘‘Yani 15-20 yıldır bu meselelerin buraya gelmesine sebebiyet veren bir iktidara koşulsuz olarak sürekli destek verirseniz, bu iktidarı denetlemezseniz, iktidardan memnun olmadığınız zaman sandık başına gidip kendi oyunuzu orda kullanmazsanız, iktidarı uyarmazsanız ne olur? Yani dört seçimdir, beş seçimdir Bingöl halkının karşısına geçip dünya kadar söz verip bu sözlerin hiçbirini tutmamışlar ama hala bu insanlar oy alabiliyorsa, o insanları tabi eleştiriyoruz ama biraz Bingöl halkının dönüp kendisine bakması lazım. Bize sürekli söz verip, sözünü yerine getirmeyen siyasetçileri niye destekliyoruz diye bir soru sormamız lazım. Halk bunu sorarsa siyasetçi kendini düzeltir. Ama eğer halk siyasetçi kendisini düzeltmez.’’ dedi.

‘‘SANDIĞA GİDİN MEMNUN OLMADIĞINIZI İFADE EDİN’’

Özsoy, ‘‘Belki az önce söylediğim biraz ağır oldu. Bingöl halkının kendisi müsebbiptir diyorum. Yani kaç yıldır bu Bingöl’de kar yağdığı zaman bu rezaleti yaşıyoruz yirmi yıldır yaşıyoruz. Kaç tane seçim geçmiş, her seçimde söz veriyorlar. Yapıyorlar mı yapmıyorlar. Sonra gidip de yapmayanlara aynı şekilde oy veriyorsun. Şimdi ben bundan şu sonucu çıkarırım, ya halk hizmetlerden memnun, hizmetlerden memnun ki gidip bunlara bu kadar oy veriyor. Ya da hizmetlerden memnun olmadığı halde tepkisini sandıkta göstermiyor. O açıdan halkımıza diyoruz ki, eğer siz bu yapılan, edilenlerden, bu hizmetlerden, belediye anlamında, genel anlamda bu siyasilerden siz memnun değilseniz sizden rica ediyoruz, sandığa gidin memnun olmadığınızı ifade edin. Ama siz tekrar gidip memnun olmadığınız, size hizmet üretmeyen, söz verip sözünü yerine getirmeyen insanlara siz gidip oy verirseniz, o zamanda Bingöl halkının anlayışına sığınarak bunu söylüyorum, kimse kusura bakmasın birazda müstahaktır içinde olduğumuz durum.’’

‘‘SEÇİMLERE, TÜRKİYE VE BİNGÖL’DE YÜKSEK KATILIM OLACAK’’

31 Mart yerel seçimlerde sandığa yoğun bir katılım olacağını belirten Özsoy, ‘‘Bingöl’de Türkiye’de çok aşırı şekilde politize olmuş yerler. Amerika’da ve Avrupa’da uzun dönem kaldım. Öyle yüzde 85-90’larda sandığa gitme oranı yok. Dünyanın hiçbir yerinde sandığa katılım olmaz. Amerika’da yüzde 40 katılım oluyor, Avrupa’da yüzde 60 olduğunda çok güçlü demokrasimiz var diyorlar. Şimdi insanların sandığa bu kadar çok asılması iyi bir şeydir. Şu açıdan, siyasetçiler kendilerinden artık umudu kesmişler ama halkın halen siyasetten bir beklentisi var. Diyor ki, bizim sorunlarımız çözün onun için ısrarlı bir şekilde sandığa gidiyor. Buna kıymet biçmek lazım. Yani siyasilerin kendilerine bir güveni kalmamış olabilir. Siyasiler siyaset kurumuna inanmıyor olabilirler ama halk sandığa giderek siyasetçilere asli görevini hatırlatıyor. Bu ülkenin meselelerini çözecek olan sizsiniz diyor. Ben bu seçimde de her ne kadar küskünlükler var, kırgınlıklar var olsa da minimum yüzde 80-85’lerin üzerinde bir katılım olacağını düşünüyorum Bingöl’de.  Hem Türkiye genelinde yüksek bir katılım olacak, hem Bingöl’de yüksek bir katılım olacak.’’ dedi.

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
‘‘Seçimden Sonra, Daha Büyük Kriz Bekleniyor’’

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

1 Yorum

  1. 3 üç dönemdir çabakçur vadisi yapılacak halende yapılıyor milleti kandırmaktan baska bişey değil

    Cevapla
Giriş Yap

Çapakçur Gazetesi - Bingöl Haber ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin